İBRAHİM TOPBAŞ
ondokuzlar@gmail.com
AZRAİL(A.S.)
24/11/2011
AZRAİLİN GÜZELLİGİ...

Kanser hastanesinde başhekimken Serap adında
genç bir hanım hastam vardı. Bu hastam göğüs kanserine yakalanmış ve
tedavi için yurt dışına gitmek istemesine rağmen, bazı formaliteler
sebebiyle o imkanı bulamamıştı. Serap'ı
özel bir ilgiyle bizzat ben tedavi altına aldım. Ve kısa bir süre sonra
da iyileştiğini gördüm. Ancak Serap'ın da bütün diğer kanserliler gibi
ilk 5 yıllık süreyi çok dikkatli geçirmesi gerekiyordu. Bir iş kadını
olan Serap, 4 yıl kadar sonra bir ihale için İzmir'e gitmek istedi.
Kış aylarında olduğumuz için uçakla gitmesi şartıyla kabul ettim.
Maalesef bilet bulamamış ve benden habersiz bindiği otobüsün kaza
geçirmesi üzerine 6 saat kadar mahsur kalmış. Dönüşünden kısa bir süre
sonra kanser, kemik ve akciğerine yayıldı. Serap bacak kemiklerindeki
metastaz nedeniyle yürüyemez hale gelirken, hastalığın akciğerdeki
tezahürü sebebiyle de devamlı olarak oksijen cihazı kullanıyor ve
söylediği her kelimeden sonra ağzını o cihaza yapıştırarak nefes almak
zorunda kalıyordu. Evine gittiğim gün, yine güçlükle konuşarak: -"Doktor bey" dedi. "Ben size dargınım."
"Niçin?" diye sordum. -"Siz dindar bir insanmışsınız. Niçin bana da, ALLAH ı, ölümü, ahireti anlatmıyorsunuz?" Dini inançlarının çok zayıf olduğunu bildiğim için bu teklifi karşısında oldukça şaşırdım.

Onu üzmemeye çalışarak: -"Doktora ulaşmak kolaydır" dedim. "Parayı bastırdın mı istediğine tedavi olursun. Ancak iman tedavisi için gönülden istek duymalısın..."
Konuşmaya mecali olmadığından "Ben o isteği duyuyorum" manasında başını salladı.
Artık ümitsiz bir tıbbi tedavinin yanı sıra, ebedi hayatın ve saadetin
reçetesi olan iman derslerimiz başlamış ve dersler "hızlandırılmalı
öğretime" dönmüştü. Anlattığım iman hakikatlarını bütün ruhuyla
meczediyor ve arada bir soru soruyordu.Vefatına bir hafta kala: -"Doktor bey" dedi. "Ben ölürken ne söylemeliyim?" -"Senin durumun çok özel" dedim. "Kelime-i Şehadet sana uzun gelir. O anı farkedince "Muhammed"" (s.a.v) sana yeter." O, haliyle tebessüm ederek yine başını salladı. Çok ıstırabı olduğu için
Serap"a sürekli morfin yapıyor ve O"nu uyutmaya çalışıyorduk. Ben, bir
iş seyahati sebebiyle bir müddet ziyaretine gidemedim. Dönüşümde annesi
telefon ederek: -"Serap, bir haftadır morfin yaptırmıyor." dedi.
"Sabahlara kadar inliyor ve çok ıstırap çekiyor. Hemen eve gittim ve
iğne yaptırmamasının sebebini sordum. Aldığım cevabı hala unutamıyor ve hatırladıkça ürperiyorum.

"Ya morfinin tesiriyle ölüme uykuda yakalanır ve son nefeste "Muhammed" diyemezsem?.

İşte Serap, böyle bir hanımdı.
Bu arada benden istihareye yatmamı ve eğer bir kaç gün daha
ömrü varsa , son günü uyanık kalacak şekilde morfin yaptırılmasını rica
etti. Ben hiç adetim olmadığı halde cuma gününe rastlayan o gece
istihareye yattım ve Serap"ın acizliği hürmetine sandığım salı gününe
kadar yaşayacağına dair işaret sezdim. Ertesi gün Ona: -"Hiç korkma!" dedim. "İğneyi vurdurabilirsin." Ve Serap bir veda niteliği taşıyan bu görüşmemizde son sorusunu da sordu: -"Doktor bey...Azrail bana nasıl görünecek?" -"Kızım" dedim. "O bir melek değil mi? Hiç merak etme, sana yakışıklı bir prens gibi gelecektir." Salı
günü Serap"ın ağırlaştığı haberini alınca hemen eve gittim.Ancak
vefatına yetişememiştim. Ailesi tam manasıyla perişandı. Sadece
kendisine uzun müddet bakan dindar bir hanım akrabası ayaktaydı ve beni
görünce yanıma gelerek: -"Doktor bey, biliyor musunuz, bu evde biraz önce bir mucize yaşandı!" dedi ve devam etti: -Serap,
bir saat kadar önce oksijen cihazını attı ve "yataktan kalkması
imkansız" denmesine rağmen kalkarak abdest aldı, iki rekat namaz
kıldı.Bütün ev halkı hayretten donup kaldık. Ve kelime-i Şehadet
getirerek vefat etmeden biraz önce de: -Doktor beye söyleyin, dedi. Azrail, Onun söylediğinden de güzelmiş!...

[-Onk. Dr. Haluk Nurbaki den gerçek bir hatıra-]


1257 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

     26/11/2011 14:53

çok güzel gerçek bir hikayeymiş çok duygulandım ve üzüldüm tüm kanser hastaları adına
türkan karaca

Yazarın diğer yazıları

SİZCE - 19/11/2023
BİR DÜŞÜNÜN
DEVE KUŞU - 04/09/2023
BU KADAR
GÜVENSİZLİK - 28/12/2022
TÜRK/MÜSLÜMAN
DEDE VE TORUN - 02/01/2022
KALMAK
TÜKENİYORUZ - 16/12/2021
YAZIK
DEĞİŞMEYEN TEK ŞEY,DEĞİŞİMİN KENDİSİDİR - 06/10/2021
SABIR VE ÇABA
AĞAÇ - 12/09/2021
İNSAN
DEĞERLERİMİZ - 12/09/2021
HER ŞEY ZAMANINDA DEĞERLİDİR
DUYGUSUZ NESİL - 29/07/2021
GENÇLİK
 Devamı