Değerli dostlar bu günkü tavırlara çok benzettiğim bir hikayeyi paylaşmakta fayda görüyorum.Hani ticaret yapan insanlarımızın büyük bir çoğunluğunun sığındığı bir mazeret var ya; “ Ya kardeş ne yapalım bizde tasvip etmiyoruz ama biz ticaret yapıyoruz mecburen kim gelirse onu destekliyoruz” İşte Kurtuluş Savaşı sırasında da Kahramanmaraş ı Fransızlar istila etmişler gariban halk vatan, millet bayrak sevdasında canı uğruna vatanı savunmaya çalışırken bir grup esnaf bir araya gelmiş aralarından bir sözcü seçmişler ve İstila kuvvetleri komutanına göndermişler dertleri isot(Maraş Biberi) ekimine izin verip vermeyeceğini öğrenmek çünkü en büyük kazancı bundan elde ediyorlar.Komutan tüccarları çağırmış hepsi sözcüyü sıkıştırıyor. Sorsana.. Hadi sorsana isot ekmek serbest mi ve nihayet istedikleri cevabı alıyorlar. İsot bir şartla serbest olacak Türk bayrağı inecek yerine Fransız bayrağı çekilecek, bu her durumda kazanmaya endekslenmiş gruptan ortak bir ses çıkıyor gardaş isot ekimi serbest olsunda hangi bayrak altında olursa olsun.
İşte bu zihniyet hep kazandı ve vatanına, bayrağına sahip çıkan onurlu insanlar hep kaybetti. Ne Zamana kadar biliyor musunuz Sütçü İmamlar Çıkana Kadar. 
Ana Fikir: Herşeyi Satmayı Ticaretten Sayanlar, Vatanı Satarken Bir Gün Sütçü İmamlarla Karşılaşabilirsiniz. Bu Ülke Sahipsiz Değil. 
Alper BİLAN