İBRAHİM TOPBAŞ
ondokuzlar@gmail.com
DEĞERLİ
29/07/2012
Rahmetli ninem pirinç ayıklıyordu.
Bir tane yere düştü ..
Ninem eğildi,aramaya başladı.
Sağa bakıyor, sola bakıyor, bulmaya çalışıyordu.
Çocukluk işte,
-Aman nine dedim.
- Bir pirinç tanesi için bu kadar çaba harcamaya, yorulmaya değer mi?
Rahmetli ilk defa sertleşti bana karşı, öfkeyle doğruldu.
-Sen oturduğun yerden ahkam kesiyorsun, 'dedi.
- Hiç pirinç üretilirken gördün mü? İnsanlar ne kadar zorluk çekiyorlar. Bir pirinç tanesinde kaç insanin göz nuru, alın teri, emeği, çilesi var biliyor musun? '
Utancımdan kıpkırmızı Olmuştum.

Aradan yıllar geçti.
Hukuk Fakültesinde Öğrenciyim.
Bir Profösörün makalesini Okuyorum ..
Birden irkildim.
Ninemi hatırladım.
Profösör, bir insan yerde bir iğne görüp de eğilip almazsa, bütün uygarlığa karşı ihanet etmiş olur diyordu ..
Ilave ediyordu.
Bir iğnenin üretiminde binlerce insanin alın teri, göz nuru, el emeği vardır diyordu ..

On dokuz yıl evveldi.
Stockholm'e gitmiştim. Bir otele indim.
Geceydi. Sabahleyin, Traş olmak için lavaboya gittiğimde, aynanın yanında ilginç bir not gördüm.
'Lütfen traştan sonra jiletinizi çöpe atmayın, yanda bir kutu var oraya bırakın, bir tek jiletle dahi olsa, İsveç çelik sanayisine yardımcı olun 'diyordu.
Doğrusu hayretler içinde kaldım.
Çocukluğumdan beri çelik eşya denince akla İsveç çeliği gelir ..
Birçok eşya üzerinde 'İsveç çeliğinden yapılmıştır' diye yazardı.
İşte o ülke, kullanılmış bir tek ufacık jiletin bile çöpe gitmesini istemiyor, ona sahip çıkıyor, gelen turistlere rica yollu uyarıda bulunuyordu.

İsviçre'de zaman zaman, belli periyotlarda radyolar, Televizyonlar bir haberi duyurur.
'Şu tarihte, su saatte, adamlarımız gelecek.
Siz lütfen hazırlığınızı yapın. Okumadığınız, ilgilenmediğiniz, kullanmadığınız ne kadar kitap, dergi, gazete varsa, Kağıt, ambalaj, kutu varsa, Velev ki, bir ilaç prospektüsü dahi olsa, kapının önüne koyun. İsviçre'nin kalkınmasına yardımcı olun. Fazla ağaç ziyanına engel olun. "
Japonlar son derece sade, basit, yalın mütevazı yasayan insanlardır.
Evlerini mobilya ile eşya ile dolduranlar Japonlara göre ruhen tekamül edememiş, hayatın manasını anlayamamış, Zavallı kimselerdir ..
Böyleleriyle; evini Mezat salonuna çevirmiş Zavallı, diye eğlenirler.
Bir insanin gösteriş için Eşyanın esiri olması ne kadar acıdır.
Vaktiyle Japon ekonomisi darboğazdan geçiyor. İç borçlar, dış borçlar gırtlağı aşıyor.
Zamanın başbakanı Meclisi toplar. Kürsüye çıkar.
Durumu olanca açıklığı ve tehlikeleri ile anlatır ve;
-Şu andan itibaren der,
-Tanrı Şahidim olsun ki, Japonların iç ve dış borçları son kuruşuna kadar ödenmeden, pirinçten başka bir şey yemeyeceğim. Şu üstümdeki elbiseden başka elbise giymeyeceğim.
Dediklerini yapar, en üstten en alta bir israftan kaçınma kampanyası açılır. Japonya bütün borçlarını öder ..
Bu durumun Toplumun bütün kesimlerini, tek istisna olmadan kapsadığını söylemeye gerek yok.
Geçenlerde Japon imparatorunun sarayını gördüm.
Yarabbim, ne kadar sade, ne kadar mütevazı, ne kadar gösterişten uzak ...

* Gerekmediği halde ELEKTRİĞİ yakmakla, suyu kapamadan bos yere akıtmakla
biz de zalimler sınıfına geçmiyor muyuz?

* Hayat çok ince, akıl almaz incelikte ipliklerle örülmüştür.
Her şey o kadar birbirine bağlıdır ki,
İlk okul okuma kitabımızdaki bir sözü hiç unutmadım.

Bir Mıh bir nali kurtarır.
Bir nal bir atı, bir at bir komutanı,
Bir komutan bir orduyu,
Bir ordu bir ülkeyi kurtarır diyordu ..

Maddi durumumuz ne olursa olsun,
ister zengin olalım ister fakir, hepimiz çok dikkatli olmak zorundayız.
Burada parayı da, maddiyatı da aşan büyük bir edep ve incelik vardır.

Selam ve Sevgiler


2617 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

SİZCE - 19/11/2023
BİR DÜŞÜNÜN
DEVE KUŞU - 04/09/2023
BU KADAR
GÜVENSİZLİK - 28/12/2022
TÜRK/MÜSLÜMAN
DEDE VE TORUN - 02/01/2022
KALMAK
TÜKENİYORUZ - 16/12/2021
YAZIK
DEĞİŞMEYEN TEK ŞEY,DEĞİŞİMİN KENDİSİDİR - 06/10/2021
SABIR VE ÇABA
DEĞERLERİMİZ - 12/09/2021
HER ŞEY ZAMANINDA DEĞERLİDİR
AĞAÇ - 12/09/2021
İNSAN
DUYGUSUZ NESİL - 29/07/2021
GENÇLİK
 Devamı